Boraltan Köprüsü Türküsü
Boraltan bir köprü, aşar geçer Aras'ı,
Yuğsan Aras suyuyla, çıkmaz yüzün karası.
Karası, karası, merhamet fukarası,
Karası, karası, merhamet fukarası,
Düşman bekler karşıda, önüne kattı beni,
Can alınan çarşıda, kardeşim sattı beni.
Dönüp seslendim geri, merhametsiz birine,
Beni siz vursaydınız, şu gavurun yerine.
"1945 yılında 145 Azeri aydın, Stalin zulmünden kaçıyor ve Türkiye'ye sığınıyor. Azeriler öz gardaşlarının yurduna gelip, öz gardaşlarıyla kucaklaşıyor. Stalin bu mültecileri geri istiyor. CHP hükümeti, sınır karakoluna telgraf çekiyor ve bu Azeriler'in iade edilmesi emrini veriyor. Sınır karakolu komutanı gözlerine inanamıyor. Azeriler, Türk askerlerinin ayaklarına kapanıyor. "Ne olur bizi siz öldürün, ama onlara teslim etmeyin" diyor. Azeriler'i teslim ediyorlar. Sınırda Türk askerlerinin gözü önünde Azeriler'i infaz ediyorlar. Komutanın da olaydan sonra intihar ettiği söyleniyor.